Korpus Kallozum Nedir? Yeri Neredir?
Beynimizin görev yapan ana hücrelerinin gövdeleri beyin kabuğu dediğimiz (kortex) beynimizin üzerindeki birkaç santimlik girintili bölgede yer almaktadır. Bu ana hücrelerden çıkan uzantılardan sayıca büyük bir kısmı (dendritler) beyin hücreleri arasındaki iletimden ve etkileşimden sorumludur. Akson dediğimiz uzantılar ise vücudun en uzak bölgelerine kadar giderek ilgili dokunun ve organın sinir iletiminden sorumludur. Beyinden çıkan bir sinir uzantısı (akson) ayak parmak kasına gelene kadar omuriliğin ilgili bölümünde ikinci bir sinir ile bağlantı kurar. Yani beyinden gelen bir uyarı omurilikte aktarma yaparak toplam iki sinir uzantısı ile ayak parmak kasına kadar ulaşır. Bunları kafamızda canlandırmak için bir santralden evlere giden elektrik kabloları veya fiberoptik telefon hatları gibi elektriği ve iletişimi sağlayan ağlara benzetebiliriz.
Beyin iki yarım küreden oluşmaktadır. Bu iki yarım küreler ana sinir hücrelerinin uzantıları sayesinde birbirleriyle sıkı iletişim ilişkisi içindedir. Her iki beyin yarım küresini birbirine köprü gibi bağlayan bu uzantıların toplu halde geçtiği band şeklindeki yapıya korpus kallozum adı verilir. Latince “sert cisim” anlamına gelen bu yapı iki yarıküre arasında iletişimi sağlamak üzere, beynin sağ ve sol yanlarını birbirine bağlar.
Korpus Kallozumun Önemi Nedir?
İnsan beyni evrende bildiğimiz kadarıyla eşsizdir. Dış görünüş, şekil olarak koyun, maymun gibi hayvanların beynine benzese de hücreler arası iletişim ağlarının (assosiyatif yolaklar) fazla oluşu, yüksek iletişim hızı ve hücre çalışma düzenleri (ultrasutrukturel donanım) nedenleri ile diğerlerinden farklılaşmaktadır. Boyutuna oranla en kalın korpus kallozum insanlarda, primatlarda ve yunus balıklarında, en ince korpus kallozum ise sürüngenlerde bulunmaktadır. Erişkin dönemde gelişimini tamamlamış beyinde işlevleri ve hasarlarında ortaya çıkan durumlar çok iyi bilinmektedir. Ancak çocuklarda beyin gelişim evreleri, korpus kallozumun da gelişmesiyle sıkı ilişkisi nedeniyle işlevlerinin değerlendirilmesi biraz daha karmaşıktır. Çocuğun elektrofizyolojik ve duyusal –motor gelişimindeki rolü, algı ve motor fonkiyonlardaki işlevleri, konuşma ve konuşma bozukluklarındaki yeri, beyin yarı küreleri arasındaki iletişim eksikleri sonucu ve epilepsi gibi hastalıkların beyin kürelerini etkilemesi ile ortaya çıkan bozukluklar korpus kallozumun yapısı ve görevleri ile ilişkilendirilebilir. Korpus kallozumda yaklaşık 180 milyar lif olduğu ve tam gelişmenin yıllarca sürebildiği belirtilir.
Korpus Kallozum Agenezi (yokluğu) veya Disgenezi (yapısal bozukluğu) Nedir?
Korpus kallozumda koruyucu myelin dokusu diğer sinir sistemi dokularına göre %40 daha azdır. Bu nedenlerle de olası etkenlerden kolay zedelenmesine yol açabilmektedir. Bu da beraberinde sinir sisteminin en çok anomali görülen yapısının korpus kallozum olduğunu karşımıza çıkarır.
Korpus kallozum agenezi bir çocukta bu yapının doğuştan hiç oluşmaması anlamına gelmektedir. Nispeten daha az sıklıkta görülür. Disgenezide ise korpus kallozum bölümlerinde yapısal bozukluk olmasını anlatmaktadır.
Korpus kallozum agenezi veya disgenezi olan çocuklarda çok önemli sorunlar olabileceği gibi hemen hiçbir sorun olmadan da hayatını sürdürebileceği araştırmacılar tarafından gösterilmiştir.
Korpus kallozum agenezi tek başına (izole) olabileceği gibi değişik birçok beyin gelişim kusuru (malformasyonları) ile birlikte de görülebilir. Böyle durumlarda yaşanacak sorunlar izole ageneziden daha ağır olacaktır.
Korpus kallozum Agenezisi sebepleri nelerdir?
Korpus kallozum agenezi olgularının çoğu izole (tek başına) olarak görünür. Bazı genetik hastalıkların ve kromozomal bozuklukların bir parçası olarak karşımıza çıkabileceği ve pek çok organ sistemini tutan gelişimsel sorunlarla birlikte olabildiği de gözden kaçmamalıdır.
Agenezilere yol açabilen etkenleri yedi ana gurupta toplayabiliriz.
- Metabolik toksik nedenler
- Kalıtım
- Kromozom anomalileri
- Oksijensiz kalma, kronik hipoksi, hipoksik iskemik ansefalopati (HIE)
- Subdural hematom (kafa içi kanamalar)
- Hidrosefali ve yer kaplayan lezyonlar
- Depo hastalıkları
Korpus Kallozum Doğumsal Gelişimi Nasıldır? Korpus Kallozum Agenezisi Önceden Anlaşılabilir mi?
Anne karnında embriyo döneminden fetüs dönemine geçiş, organların oluşmaya başladığı dönem 8. gebelik haftasının sonu kabul edilir. Bu nedenle korpus kallozum oluşum anormalliklerinin oluştuğu dönem 10. gebelik haftasına rastlar. Ancak bu dönemde ultrasonografi (USG) görüntüleri olanaksızdır. En iyi USG görüntüleri 20. haftadan sonra gerçekleşebilir.
Korpus kallozum agenezisi rutin ultrasonografi incelemeleri ile erken doğum öncesi tanısı mümkün olan ve birlikte görülen ek bozuklukların sıklığı nedeni ile de erken tanınması önemli olan gelişimsel bir bozukluktur. Toplumda görülme sıklığı yaklaşık olarak % 0,3-0,7 arasındadır.
Doğum öncesinde saptanan korpus kallozum anomalisi ve birlikte görülen diğer anomalilerin varlığına göre içinde çocuk nöroloğunun da görev yaptığı bir perinatoloji heyetinin önerisiyle yasal olarak doğumun sonlandırılmasına karar verilebilir.
Korpus Kallozumun Çocuklarda İşlevleri Nelerdir?
Genel olarak, yaygın algı bozuklukları tam veya kısmi korpus kallozum lezyonlarının en sık görülen bulgusudur.
- Beyin yarıkürelerinin bağlantısını geliştirmek ve bu sırada beynin plastisite (yeniden yapılanma) özelliğini devreye sokmak: Bu görev çocuklarda hayatin ilk üç yılında önemli boyutta rol oynar ve beynin gelişimsel organizasyonunu sağlar.
- İki yarıkürenin duyusal bağlantısının sağlanması ve geliştirilmesi.
- Beyin hasarlarında yenilenme olayı: Bu olay çocukta en önemli görevlerden biri olup korpus kallozumu olmayan hastalarda bazen plastisite yolu ile hasarın minimal düzeyde kalmasını sağlar.
- Bellek fonksiyonu: Kısa bellek sorunu olan çocuklarda hiperaktivitenin sık görülmesi ender de olsa korpus kallozumun yetersizliğine bağlı olabilir.
- İki taraflı motor koordinasyon, aynı taraf motor sistemin baskılanması yolu ile motor sistemin sağlıklı işlemesi.
- Dikkat süresinin sağlanması.
- Aynı taraf görsel yarı alan fonksiyonu, füzyon olayı gerçekleşmesi, bakış görüş netliği sağlanması, derinlik algılama görevi.
- Oditoriyel dil fonksiyonu; Erişkinlerde total kallozotomilerde Sperry çalışmasından sonra artık iyi bilinen “Ayrık Beyin” sendromu gelişir.
Ayrık Beyin Sendromu Nedir?
Her iki yarım kürenin bağlantısı olan korpus kallozumun hasarı, ameliyetla çıkarılması, etkilenmesi durumlarında ortaya çıkan tablodur. Bu durumda hastalarda;
- Tek taraflı apraksik agrafi (tek taraflı motor yetersizlik olmadan yazma zorluğu-yazamama)
- Yazma sorunu (agrafi) olmadan okuma bozukluğu (aleksi) veya duygusal sağırlık (aleksitimi, yaratımcı belirleyememe)
- Kısmi okuma bozukluğu (Hemi aleksi)
- İster tam, ister kısmi korpus kallozum çıkarılması yapılsın sinir ileti potansiyellerinin (Evokated Potantiel Latens) süresi uzar.
Korpus Kallozum Agenezisi ile Birlikte Görülen Anomaliler ve Hastalıklar Nelerdir?
Morfolojik bozukluklar gebelik döneminden başlayarak hayatın her evresinde oluşabilmektedir. Sadece oluşuma yol açan etkenler farklılık gösterirler.
İntrauterin (anne rahmindeki dönem) dönemde agenezi ya da disgenezinin oluşum zamanı ve nedenleri:
- ve 6. gebelik haftasında olan patolojik norulasyondur. Bunun sonucu Chiari malformasyonu, holoprozensefali oluşabilir.
- 8 ile 16. gebelik haftasında şizensefali ve lizensefali gibi orta hat defektleri oluşmaktadır.
- 12-30. gebelik haftasında kallozal bozukluklara yol açan etkenler daha farklıdır. Bu dönemde daha çok total ageneziler görülür. Bunlar; kombine ageneziler, kalıtsal ageneziler, toksik metabolik ageneziler ve metabolik agenezilerdir.
- Toksik ansefalopatilerin klasik örneklerinden olan ve ülkemizde hemen hiç görülmeyen fötal alkol ensefalopati sendromu 60’li yılların sonlarında batı ülkelerinde tip literatürüne girmeye başlamıştır.
- Agenezilerin bir bölümü farklı gen mutasyonları sonucu oluşmaktadır.
Disgeneziler doğum öncesi ya da doğum sonrası değişik nedenlerden oluşabilir ve birçok hastalık ya da sendromlara eşlik edebilirler:
- Doğum öncesi veya sonrası disgeneziler 24-44. gebelik haftalarında oluşur.
- Ensefaloklastik lezyonlar, demiyelinizan defekt yapan hastalıklar (Pelizeus-Merzbacher) periventrikuler lokomalasi (PVL) gibi.
- Doğum sonrası tüm yaşlarda sekonder kallozal disgenezi olusabilir. Lokodistrofi, kafa travmaları, ansefalit, metabolik toksik nedenler örnek gösterilebilir.
Konjenital kallozal agenezilere eşlik eden ve halen bilinen 16 tane sendrom yada hastalık vardır.
- Lissensefali, mikrosefali, katarakt ve West Sendromu örneklerinde olduğu gibi.
Kalıtsal yada kalıtsal olmayan agenezi ile birlikte giden 63 tane sendrom bilinmektedir.
- Aicardie, Acrocallosal sendrom, Apert sendrom ve Rubinstein Taybi-sendromu gibi.
Benim oğlumda korpus kallozum dediğiniz bölgenin 1/3 ü var gerisi yok hocam bir tedavisi var mı iyileştirilebilir mi oğlum 5 yasında konuşmuyor henuz